İdiotloji...

Yaklaşık 3 senedir içine bakılmaya bile tahammül edilmeden bendeniz tarafından çöpe atılan forward mailler çok nadiren ilgimi çekerdi. Keza gelen maillerin başlıkları genelde birbirinin aynı olduğu için pek de zorlanmıyordum.
'Gerçekten oluyorrrr', 'Avukat arkadaşım demese inanmazdım.' ya da 'Doktor arkadaşım demese inanmazdım', 'Bedava bilmemne.'
Ben gelen mailleri çöpe atmaktan sıkıldım yalnız işi gücü forward maille uğraşmak olan insanlar bir türlü sıkılmadılar. Değişik bir psikoloji bir felsefe idiotloji !!! İdiot idiot idiotloji...

'Kürtler bu ülkeye ne vermiştir?' diyordu gelen mailde. Yazının en başında yazı sahibinin adı 'Posta Gazetesi Ankara Temsilcisi Hakan Çelik.' olarak verilmişti. Sonradan tabii ki bu ismin bu yazıyı yazmadığını, yazının tamamen kolpa olduğunu öğrenecektim. 'Kürtler bu ülkeye ne vermiştir?' diye soruyordu yazıyı yazan ırkçı kişilik. Kürtlerin bir sürü olumsuz özelliğinden bahsedip kendi dar kalıplarından Kürtlere sesleniyordu. Kendi çapında çapsız eleştiriler yağdırıyordu. Neyse yazıya pek dalmayayım keza üzerinde çok konuşulmaya değecek bir yazı değil. Ancak beni şaşırtan asıl mesele bu maili bana gönderenler. Hepsi de gerçekten bu yazıyı yazan kişiyle aynı görüşte miydiler, dışarıda selam verdiğim ya da lisede aynı sınıfı paylaştığım arkadaşlarım, tanıdıklarım ırkçı, faşist mi olmuşlardı şimdi? İşte bu soruları kendime sorup üzülüyordum. Ben bu ülkeye gözümü Bitlis'in ya da Hakkari'nin bir köyünde açabilirdim. Bu ülkeye Kürt olarak da gelebilirdim. O zaman olabilecek miydi bir seçme şansım? Biliyorum durumu fazlasıyla basite indirgiyorum ama bence bana bu maili atan insanlar Kürtler hakkındaki düşüncelerini birazcık da olsun emapti kurarak oluşturabilselerdi, böylesine mide bulandırıcı bir mail benim mail kutuma düşmezdi. Bu mailleri atanların çoğu da sözde okumuş insanlar. Cahil cühela demez insan yani yolda, sokakta görse. Hatta otursan Kürtler hakkında bir konuşma geçse ağızlarını açıp iki kelam etmezler. Neden? Çünkü edemezler. Klavye karşısında, açmaya ihtiyaç duymadıkları ağızları bir ortam içerisinde, olmayan düşüncelerini dillendirmez de ondan. Günün birinde bir akılsız onlara bu maili gönderir, onlar da kendi saf düşüncelerine, cahil kafalarına yattığı için bilmedikleri bir serzenişkenin mailine gönderirler bu maili. Merak edip 'bu yazıyı yazan kimdir?' 'neden yazmıştır?' ya da 'gerçekten yazmış mıdır?' diye sormazlar bile kendilerine. Sadece bu yazıyla ilgili değil, gönderdikleri tüm saçma sapan maillerle de alakalı hiç birşeyi merak etmezler. Takıldıkları ideoloji;İDİOTLOJİ.