24 Eylül 2009 Perşembe
0 yorum

İçiyorum Ama Rahatsız Olduysan Söndürebilirim?

Fotoğraftan bana yan yan bakmana gerek yok. Çünkü seni de sigaranı da sevmiyorum. Hani senin şu hiç desteklemediğin dumansız hava sahası kampanyası var ya işte ben de onu %100 destekliyorum. Tabii biraz canın sıkıldı. Bu zamana kadar rahat rahat hiçbir şeyden ödün vermeden sigaranı tüttürüyordun. İstediğin şekilde, hemen hemen istediğin yerde sigaranı içebiliyordun. Şimdi devran değişti artık bir zahmet sigaranı içmek için bulunduğun ortamdaki rahatını bozmak ve tıpış tıpış kendine açık bir alan aramak zorundasın.

Çok laubali ve sinir bozucu konuşuyorum farkındayım. Sigara içimdeki serzenişkeni biraz cazgıra çeviriyor kusura bakma artık!!!

Oldum olası siz sigara içenlerin birçoğunda mevcut olan egoist kişiliği anlayamadım. Nasıl oluyor da hiç aldırış etmeden kendi tükettiğiniz ve içmeyene müthiş bir rahatsızlık yaratan sigaralarınızı bu kadar duyarsızlıkla içebiliyordunuz. Ama haksızlık etmeyeyim içlerinizde karşı tarafı düşünenleriniz yok değil. Hemen soruyu yapıştırırlar:

-Şey canım rahatsız olmuyordun değil mi?
-İçiyorum ama rahatsız olduysan söndürebilirim?

Duymak istedikleri cevap nedir burada?

-Ahh canım ne rahatsızlığı olur mu öyle şey iç lütfen!!!
Keza içmeyenlerin söylemek zorunda bırakıldığı cümle bundan ibarettir.

Kendimi bildim bileli sigaradan nefret eden bir tiptim. Babam sağolsun sayesinde hiçbir zaman düşünmedim. Senin yaşın küçük gösteriyor ama tiryaki bir havan var. Büyük ihtimalle ergenliğinden beri içiyorsundur. Senin de olmuştur herhalde sosyal ortamında sıkıntıya düştüğün, kendini gösteremediğin, farkedilmek istediğin zamanlar. Belki ilk sigaranı o şekilde eline almışsındır. Onun sana vermiş olduğu rahatlık ve özgüven hoşuna gitmiş ve sonrasında sen de tiryakiler arasına karışmışsındır. Bana gelince bu dönemlerde sigara içme ihtiyacı hiç duymadım hatta şöyle demeliyim duymadık(gerçekten meşgul olacak çok daha farklı işlerimiz vardı) Benim gibi lisedeki hiçbir yakın arkadaşım sigara içmezdi keza hala hiçbirimiz içmeyiz. Üniversitede ise benim yeşilaycı arkadaş grubumdan baya uzaklardaydım artık. Neredeyse tek sigara içmeyen bendim ve tek olmama rağmen her zaman anormalliğin onlarda olduğunu düşünürdüm. Çoğu sigarayı alışkanlıktan içerken bir çoğu da sigaranın kendilerine sosyal ortamda sağlamış oldukları güven duygusunun arkasına saklanırlardı. Anlayacağın üzere ergenliğin devam sürecindelerdi kendileri.

Bir kaç ay önce bir ortamda tanımadığım biri bana direk "Sigara içmiyorsun değil mi?" diye sordu. Ortada sigarayla ilgili ne bir muhabbet ne de sigarasına dik dik baktığım biri vardı. Ben de "Hayır" dedim."İçmiyorum" Sonrasında bana " Sigara içiyorum desen inanmazdım zaten" dedi. Ben de kendisine neye dayanarak bunu söylediğini sordum. Bana herhangi bir dayanağının olmadığını sadece yüzümden ,cildimden anladığını söyledi. Bu söylediğine şaşırmamıştım çünkü ben de zaman zaman böyle tahminlerde bulunabiliyordum. Özellikle son zamanlarda takıntılı bir biçimde kendi kendime böyle tahminler yapmaya başlamıştım. Sigara içenlerin ciltleri bir şekilde kendilerini ele veriyordu. Özellikle de 35 yaşından sonra inanılmaz bir biçimde kişiyi olduğundan daha yaşlı gösteren ciltlere sahip oluyorlardı. İşin açıkçası üzülmüyordum da. (Kötüyüm ben kötüyüm...) Kendi istedikleri bir şeyi hür iradeleriyle içmekte serbestler. Sen de öylesin istediğin kadar içmekte serbestsin. (İzin çıktı hadi benden iyisin) Ne kadar sigaranı sevmesem de beni zerre kadar önemsemeyebilirsin. Yalnız senden tek istediğim ,mümkünse fotoğraftaki gibi kendi dumanında dolaşman o dumana da beni bulaştırmaman. Söylediklerimin hiç birini tınlamadığını biliyorum ama öyle bir içimi dökeyim dedim. Dinlediğin için sağol.

0 yorum:

Yorum Gönder

 
Toggle Footer
Top